Yapay Yağmur Dubai’de Deneniyor!
İklim krizi, gezegenimizi daha önce hiç olmadığı kadar çok ısıtıyor. Portland – Oregon sakinleri, sıcaklıkların 116 fahrenheit dereceye ulaştığı Haziran 2021’de rekor kıran bir sıcaklık hissetti.
Birleşik Arap Emirlikleri genellikle çok az yağışla birlikte buna benzer sıcaklıklar görür, bu da kuraklıkla sonuçlanır. Şimdi ise, hava durumunu kontrol eden dronelar, bu ölümcül su kıtlığıyla mücadeleye yardımcı olabilir.
BAE, biri Reading Üniversitesi tarafından tasarlanan yağmur kontrol droneları olmak üzere dokuz farklı yağmur geliştirme projesine 15 milyon dolar yatırım yaptı. Dronelar, yağmuru kendileri yaratmıyor, ancak bulut tohumlama yoluyla yağmur üretimine hızlı bir başlangıç yapmaya yardımcı oluyor.
Projenin baş araştırmacılarından Keri Nicoll, “Yapmaya çalıştığımız şey, bulutların içindeki damlacıkları yeterince büyük hale getirmek, böylece buluttan düştüklerinde yüzeye kadar hayatta kalmalarını sağlayabiliyoruz.” dedi.
Teknik, Dubai üzerinde başarılı bir şekilde yağmur yarattı, hatta kayganlaştırma etkisi nedeniyle yollarda sürücüler için güvenlik uyarılarına bile neden oldu.
Tabii ki, herkes doğal hava koşullarında değişiklik yaratmanın iyi bir fikir olduğuna inanmıyor. Bazı uzmanlar, bulut tohumlama tekniğinin tehlikeli su baskınlarına neden olduğunu savunuyor. Yine de NCM’de meteorolog ve bulut tohumlama uzmanı olan Sufian Farrah aynı fikirde değil. Kendi projelerini, yağmur miktarını arttıran bir proje olarak tanımladığı için sel yaratma riskinin 0 olduğunu vurguluyor.
Yine de kullanılan teknik, başka potansiyel tehlikelere neden olabilir. Elektrik yükleri ile bulut tohumlamanın yanı sıra, BAE aynı zamanda yağmur üretmek için kimyasallar kullanıyor. Örneğin Profesör Linda Zou, titanyum dioksit nanopartikülleriyle kaplanmış tuz kristallerini kullanarak bulut tohumlamada kullanılmak üzere yeni bir aerosol malzemesi geliştirdi. Malzeme şu anda ABD’de test ediliyor.
Bilim insanları malzemenin yağmur üzerindeki etkisi konusunda iyimser olsa da titanyum dioksit nanopartikülleri Dünya Sağlık Örgütü’nün Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından “insanlar için olası kanserojenler” olarak sınıflandırılıyor.
Haftadan haftaya hava durumu etkinlikleri ve iklim krizi ile ilgili başlıklar görmeye devam ettikçe, büyük olasılıkla etkileriyle mücadele etmek için kullanılan yenilikçi mühendislik çözümlerini de görmeye devam edeceğiz.