Biyografi

Türk Girişimcisi Tarihine Kısa Bir Bakış

Gelişmelerden haberdar olmak için bizi Google Haberler'den takip edin!

Mühendistan Google News

Türk Girişimcisi

Cumhuriyet’in başından başlayalım; Şakir Zümre ve mühimmat fabrikası, Vecihi Hürkuş ve Türkiye’nin ilk uçakları ve uçuş okulu, Nuri Demirağ ve uçak fabrikası ve yine onunda uçuş okulu, Killigil Paşa ve silah-mühimmat fabrikası, THK Uçak Fabrikası ve daha nicelerini sayarken günümüz insanına masal gibi geliyor. Ama bunlar masal değil her biri hazin sonları olan büyük ideallerin hançerlendiği birer kabustu ve hepsi 1950 öncesi yaşandı. 1950 sonrasında da pek çok Türk girişimcisi türlü türlü zorluklar yaşadı bize kalan da bir masalda Devrim Arabaları.

Peki bu Türk girişimcisi eski tabirle müteşebbişlerimize ne oldu?

Şakir Zümre, Avrupa ülkelerine uçak bombası ve top mermisi ihraç ederken neredeyse iflas etti ve en sonunda soba üretmekten başka çaresi kalmadı.

Vecihi Hürkuş, uçak sanayi henüz dünyada gelişirken akrobasi yapabilecek kalite uçak üretti, pilot yetiştirmek için okul açtı, iflas etti ve fakir öldü.

Nuri Killigil, tabanca ve mühimmat üretirken ve bunları İslam ülkelerine ihraç ederken bir gün fabrikası havaya uçtu ve ekibiyle beraber şehit oldu.

Nuri Demirağ, devrinin standartlarıyla yarışır yolcu ve savaş uçağı yaparken ve hatta Avrupa’ya ihracata başlamışken, iflas etti ve üretimden temelli çekilmek zorunda kaldı.

Türk Girişimcisi Şakir Zümre
Türk Girişimcisi Şakir Zümre

Daha nice uçak, motor ve silah-mühimmat fabrikası kapatıldı veya traktör, tarım alet edevatı, tencere üretilen fabrikalara dönüştürüldü.

Bunları sıraladıktan sonra kimse bunların bir kişisel veya organizasyonel başarısızlık olmadığından emindir. Ve evet burada bir başarısızlık yoktu olan şey kapitülasyondu.

Marshall Planı

Bir başarısızlık varsa o devlet adınaydı. 1948 yılında başlayan ve 1951 yılında biten ABD’nin Marshall Planı aralarında Türkiye’nin de olduğu 16 ülkeye sözde bu ülkeler 2. Dünya Savaşı sırasında yokluktan geri kaldığı için yardım edip onlardan kuvvetli müttefikler elde etmeye hedefliyordu. Aslında olan şey ise ABD, Nazileri ve Japonları yenebilmek için müthiş miktarlarda üretim yapmak zorunda kalmıştı. Buna en basit örnek sadece bir tank modelinden 50000 civarında üretim yapılmasıdır. On binlerce tank, zırhlı araç, top, tüfek, uçak, cip vs. atıl duruyor veya artık hurdaya çıkarılacak durumdaydı. Bunların bir kısmını yardım kılıfıyla bedavaya bu ülkelere veren ABD hem bu ülkelerin nasılsa ABD bize yardım ediyor sanayiye ihtiyacımız yok mantığıyla hareket etmesine neden oluyor hem de bu eskimiş araçların tamir ve bakımı için bu ülkere yedek parça satıyordu.

Bu bir yardım değil alenen kapitülasyondu ve tam da hedeflediği gibi yeni kalkınmakta olan Atatürk’ün çizdiği çizgide ilerleyen ülkemizin sanayisini çökertti. Direnen sanayici devlet korumasını kaybettiği için sabote edildi veya iflasa zorlandı.

Marshall Planı Afişi "Hava nasıl olursa olsun, ancak refaha ulaşacağız, birlikte!"
Marshall Planı Afişi “Hava nasıl olursa olsun, ancak refaha ulaşacağız, birlikte!”

Kapitülasyon kelimesine yabancı genç okurlarımız için işte anlamı: Bir ülkede yurttaşların zararına olarak yabancılara verilen ayrıcalık hakları.

Sonuç

İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerinde bizde formaliteden savaşa girmiştik. Maksat bizde kazanan taraftayız demekti. Ancak sonrasında, sanayimiz, savaşta bombalanabileceğinden daha çok zararla çıkmıştı. Atatürk’ün dediği gibi ekonomik bağımsızlık olmadan tam bağımsız olunamaz. Bugün bunu net olarak görüyoruz. Savaş bize uğramadı ancak komşularımızdaki yıkım ve yokluk henüz gelişmekte olan bizi de vurdu. Savaş bize uğramadı ama emperyalist oyunlarla komşularımızın nasıl yerle bir olduğunu gördük. Onlarla oynayanların bizleri de ne denli zorladığını gördük. Bu bize ciddi bir uyarı oldu. O dönem, tam bağımsızlıktan ödün verdik, ABD bizi korusun kollasın, ama varsın milli sanayimiz olmasın, “Küçük Amerika” olalım dedik. Atatürk’ün ortaya koyduğu net ve bariz çizgiden saptık ve hala acısını çekiyoruz.

Sonuç olarak Türk girişimcisi hep engellendi ve işte bugün bu yüzden bir Yerli ve Milli ürün seferberliğine ihtiyaç duyduk.

YENİLENEBİLİRADAM Facebook sayfası için tıklayın.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu