Biruni Kimdir ? Biruni Hayatı ve Eserleri
Biruni Kimdir ?
Tam adı Ebu Reyhan Muhammed bin Ahmed el-Biruni olan batı dünyasının Alberuni veya Aliboron isimleriyle tanıdığı bu Türk Müslüman bilim adamı yaşadığı çağa damga vurmuş en önemli bilim insanı olarak kabul ediliyordu. Nitekim onun yaşadığı döneme “Biruni çağı” denildi. Çünkü Biruni gök biliminden, doğa bilimlerine matematikten botaniğe birçok alanda çağın ilerisinde çalışmalara ve eserlere imza atmıştır.
Dünyanın yuvarlak olduğunu bulmuş ve yarıçapını hesaplamış, maddelerin özgül ağırlıklarını ölçmüş, dünyanın kendi ekseni etrafında döndüğünü ve bu şekilde günlerin oluştuğunu tespit etmiştir. Ayrıca Jeodezi (yerküre şeklini tespit ve yeryüzünü ölçme gibi metotları konu edinen bilim dalı) biliminin de kurucusudur. Şimdi gelin El-Biruni’yi yakından tanıyalım.
Hayatı
Biruni, 973 yılında Harzemşahlıların başkenti olan Harezm kentinde doğdu. Küçük yaşta babasını kaybeden Biruni, Harzemşah hanedanıyla yakın ilişkiler içerisindeydi ve sarayda özellikle matematik,astronomi ve tıp alanlarında küçük yaştan itibaren ünlü matematikçi İbn-i Irak ve Abdüssamed Bin Hakim gibi birbirinden değerli bilim insanlarından dersler aldı. 17 yaşına geldiğinde de ilk kitabını yazdı. Antik Yunan dili ve medeniyetine de ilgiliydi. Aristo, Arşimet ve Demokritus gibi bilim adamlarının çalışmalarını da inceledi.
Her zaman doğrunun ve gerçeğin peşinde olan Biruni, bu felsefede tüm çalışmalarını gerçekleştirmiştir. Akla, mantığa ve bilime aykırı olan olguları kesinlikle kabul etmemiştir. Bunu da şu sözlerle dile getirmiştir;
“Sizin aleyhinizde olsa bile gerçeği bulup ortaya çıkartın. Hangi kaynaktan gelirse gelsin gerçeği kabullenmekten kaçmayın.”
Biruni
Biruni’nin siyasi ilişkileri oldukça iyiydi. Kas kenti yöneticisi Ahmed Bin Irak ile yakın ilişki içerisindeydi. Ancak Ahmed Bin Irak 995 yılında öldürülünce bu olay Biruni’yi derinden etkilemiş ve kendisini tamamen bilimsel çalışmalarına vermiştir. Biruni aynı zamanda Harzemşahlılara bağlı Cürcan kenti yöneticisi El-Memun’un vezirliğini yaptı.
Biruni, Harezm’in Gazneliler tarafından işgal edilmesinden sonra Gazne şehrine götürüldü ve burada ilk başlarda Gazneli Mahmut ile iyi anlaşamasa da daha sonraları gerek Mahmut’tan gerekse de oğlu Mesut’tan çok büyük destek gördü ve Gaznelilerin Hindistan’ı işgali sonrasında hazine sorumlusu oldu ve Hindistan’dayken de İbn-i Sina ile iletişime geçerek Hind dili üzerine çalışmalar gerçekleştirdi.
Hayatını keşfetmeye gerçeği aramaya adayan, bilim dünyasının ve insanlığın gelişimine büyük katkı sağlayan Biruni 1051 yılında Gazne şehrinde hayata gözlerini yummuştur.
Biruni ve Çalışmaları
Biruni Hindistan’da bulunduğu sürede Hint kültürü ve gelenekleri konusunda incelemeler yaptı ve tüm bunları bir eserinde birleştirdi. Hindistan’da bulunduğu süre boyunca Sankstritce de öğrendi.
Biruni Yunanca, Farsça,İbranice,Rumca,Süryanice,Arapça ve Çince dillerine çok hakimdi. Birçok Antik Yunan eserini de Arapçaya çevirerek İslam dünyasına kazandırdığı bilinmektedir.
Matematik ve Geometri
Trigonometriyi bir bilim olarak gören Biruni, Descartes ile özdeşleşen fonksiyon fikrini ilk kez ortaya attı. Tahdit adlı eserinde Sinüs fonksiyonu 60’tan başladığı halde Kanun-ül Mesudi adlı eserinde bu fonksiyonu 1’den başlatarak trigonometrik fonksiyonların aslında birer sayı olduğunu gösterdi. Trigonometride sinüs ve kosinüs fonksiyonlarına sekant, kosekant ve kotanjant fonksiyonlarını eklemiştir.
Biruni, trigonometri ile bir dağın yüksekliğini hesapladı ve ardından da yüksekliğini hesapladığı bu noktadan ufuk alçalma açısı metoduyla meridyen yayı uzunluğunu hesaplamıştır. Her ne kadar bu yöntem kendisiyle özdeşleşse de Biruni bu metodu başka bir bilim insanından öğrendiğini söylemiştir.
Astronomi
Dünyanın Yuvarlak Olduğunu İspat Etti
Biruni en başarılı çalışmalarını astronomi alanında yapmıştır. O dönemde dünyanın düz olduğu fikrine şiddetle karşı çıkmış ve dünyanın yuvarlak olduğunu yaptığı çalışmalar ve sunduğu delillerle kanıtlamıştır. Bunu da şu ifadeleriyle dile getirmiştir;
“Dünyanın enlemine bir çizgi çektiğiniz zaman bu çizgi düz yada içbükey olamaz. Çünkü kuzeye giden bir gözlemcinin gökyüzünde gördüğü yıldız sayısı artmaktadır. Bu durumda meridyenin dışbükey olduğunu gösteriyor.Bu durum hem enlem hem de boylam için de geçerlidir.”
Dünyanın yuvarlak olduğunu ispat ederken bunun için Dünyanın Aya vuran gölgesini de kullanmıştır. Dünyanın kendi ekseni etrafında döndüğünü savunması ile bilim tarihine farklı bir bakış açısı kazandırmıştır.
Dünyanın Yarıçapı
Biruni Dünyanın çapını ve çevresini çok küçük bir yanılma payıyla ölçtü. İlk olarak Biruni denizin ufuk noktasını gören yüksek bir dağ buldu. Ancak bu dağın yüksekliğini bilmiyordu. Bunun için de deniz kıyısının iki farklı noktası ile dağın zirvesi arasındaki açıyı buldu. Açı ölçmek için de o dönemlerde sıkça kullanılan usturlap aletini kullandı. Aşağıdaki resimde bunun örneklemesini görebilirsiniz.
h= d.tanθ1.tanθ2 / tanθ1 – tanθ2
h: Dağın yüksekliği
d: Dağın zirvesiyle kıyı noktası arası ölçüm yapılan iki farklı nokta arası mesafe
θ1: Dağın zirvesi ile kıyı arasındaki birinci açı değeri
θ2: Dağın zirvesi ile kıyı arasındaki ikinci açı değeri
Bu trigonemetrik formülle açı değerleri ve deniz kıyısında açı ölçümünün yapıldığı iki nokta arası mesafe bilindiği için rahatlıkla dağın yüksekliği bulunabilir.
Açıları ölçen Biruni yukarıdaki geometri modele ve formüle göre dağın yüksekliğini buldu. Ardından dağın zirvesine çıktı ve zirve ile denizin ufuk noktası arasındaki açıyı ölçtü. Artık dünyanın yarı çapını hesaplayabilirdi. Dağı dünyanın tepe noktası olarak kabul etti ve hesabını buna göre yaptı. Aşağıdaki geometrik modeldeki gerekli hesaplamaları yaparak dünyanın yarı çapını 6338 km olarak günümüz teknolojisiyle hesaplanan değerden sadece 16 km daha kısa olarak hesaplamıştır.
R= h.cosΦ/1-cosΦ
R: Dünyanın yarıçapı
h: Ölçümün yapıldığı dağın yüksekliği
Φ: Dağın zirvesi ile ufuk çizgisi arasındaki açı
Biruni ayrıca ay tutulmasını incelemiş, güneşin batışı esnasındaki eğimi ölçmüş ve Gazne Sultanı Mesud’a bazı astronomik tablolar hazırlamıştır.
Fizik
Dünya’nın döndüğü halde içerisinde bulunan canlı cansız her şeyin uzaya sürüklenmemesinin dünyanın dönme hızı ve bir çekim kuvvetiyle bağlantılı olduğunu ortaya koyarak bir teori üretti. Bu teorisiyle kendisinden asırlar sonra yaşayan Newton’un kütle çekim yasasını ortaya koymasının zeminini hazırladı. Yaklaşık 18 maddenin özgül ağırlığını doğruya oldukça yakın bir şekilde hesapladı. Işığında hızı olduğunu ve bu hızın sesin hızından daha fazla olduğunu düşünüyordu.
Jeoloji
Jeoloji konusunda da birçok çalışma yapan bu değerli bilim adamı karaların kuzeye doğru hareket ettiğini savunmuştur. Bugünkü Arabistan çölünün denizin çekilmesiyle oluştuğunu ileri sürmüş, buna kanıt olarak da bu bölgede bulduğu kayaçları ve fosilleri göstermiştir. Ayrıca depremlerinde yerin altında meydana gelen bazı olayların ve kayaç hareketlerinin sebep olduğunu ortaya koydu. Biruni yaptığı bu çalışmalar ile Jeodezi biliminin kurucusu olmuştur.
Eserleri
180 civarında eser yazdığı tahmin edilen Biruni’nin maalesef sadece 32 eseri günümüze kadar ulaşmıştır. Bu eserlerden en önemlileri şunlardır;
- El-Âsâr’il-Bâkiye an’il-Kurûni’i-Hâli-ye: Günümüzde Beyazıt Devlet Kütüphanesinde korunan ve Biruni’nin eski uygarlıklar ile ilgili kronolojik bilgiler verdiği ve astronomiden bahsettiği eseridir.
- El-Kanûn’ül-Mes’ûdî: Biruni’nin Gazneli Sultanı Mesud’a ithafen yazdığı bu eserinde astronomi,astroloji,jeodezi,coğrafya ve meteroloji konusunda yaptığı çalışmalara yer vermiştir.
- Kitâb’üt-Tahkîk Mâ li’l-Hind: Biruni’nin 1030 yılında Hindistan’da kaleme aldığı bu eserde Hint kültürü,tarihi ve coğrafyasından bahsetmiştir.
- Tahdîd’ü Nihâyeti’l-Emâkin li Tas-hîh-i Mesâfet’il-Mesâkin: İstanbul Kütüphanesinde bulunan bu değerli eserde Biruni farklı şehirler arası enlem ve boylamı bulma, kıbleyi tayin etmenin yanı sıra coğrafi,astronomik,astrolojik ve jeolojik bir takım bilgilere de yer vermiştir.
- Kitâbü’l-Cemâhir fî Mâ’rifet-i Cevâ-hir: Birçok disiplini içerisinde barındıran bu eserinde psikoloji,fizyoloji,sosyoloji,tıp,kimya ve madencilik ile ilgili bilgiler vermiştir. Bu eserinde yer verdiği çalışmasında 23 katı ve 6 sıvı maddenin özgül ağırlığını günümüzdeki değerlerine çok yakın şekilde tespit etmiştir.
- Kitâbü’t-Tefhîm fî Evâili Sıbaâti’t-Tencîm: Yıldızlar hakkındaki bu eseri genellikle soru cevap şeklinde olup 1029 yılında tamamlamıştır.
- Kitâbü’s-Saydele fî Tıp: Biruni’nin bu eserinde tıp ve eczacılıkla ilgili bilgiler vermiştir. Bu eser 1930 yılında Bursa’nın Kurşunlu Cami kütüphanesinde bulunmuştur.
UNESCO Courier dergisi 1974 yılında çıkarttığı özel sayısında Biruni’yi “1000 yıl önce yaşamış evrensel deha” olarak tanıtmıştır. Biruni çağının ötesinde çalışmalara imza atmış ve o dönemin kısıtlı imkanlarına rağmen yaptığı çalışmalar bu değerli bilim insanının neden çağın ötesinde bir deha olarak nitelendirildiğini açıklıyor.
Kaynak
- Vikipedi
- Britanicca
Biruni gerçekten önemli bir insan. Çok başarılı bir yazı olmuş hocam. Elinize sağlık.
Teşekkürler tarihimizdeki Biruni gibi başarılı bilim insanlarını da tanımalıyız.
olum biruni yüzünde n matematikten gurtulamadık gittik ay bu neyin gaffası yaw
Biruni yaşadığı devrin çok ilerisinde bir bilim adamı. Günümüzde İslam dünyasından böyle dehalar çıkmıyor maalesef.
Umarız bilimin ışığında ilerleyip Biruni gibi bilim insanlarını yetiştirebiliriz.
Aslında İslam düşünürleri çok büyük keşiflere imza atmışlar ama biz ne yazık ki batıya odaklanmaktan kendi zenginliklerimizi göremiyoruz. Biruni de bu düşünürlerden biri.Kaleminize sağlık, gerçekten çok keyifli bir yazı olmuş.
Yazı gayet güzel lakin belirtmek isterim ki şu kısım bir Müslüman olarak beni rahatsız etti. “Biruni, Harezm’in Gazneliler tarafından işgal edilmesinden…” bu şekilde yazılmış. Kelimelerin insan üzerinde tesiri vardır. Bu sebepten ötürü “işgal” kelimesi yerine “sefere çıktı” kelimesi daha doğru olur çünkü. Müslüman işgal değil İHYA eder. Saygılarımla
Merhaba,
Yukaridaki formul’u h= d.tanθ1.tanθ2 / tanθ1 – tanθ2 ispat ederken,
tanθ2 = h/x, ==> h = x tanθ2
tanθ1 = h/(x + d) ==> h = (x + d) tanθ1
bu yuzden
h = x tanθ2 = (x + d) tanθ1 = x tanθ1 + d tanθ1
x tanθ2 – x tanθ1 = d tanθ1
x ( tanθ2 – tanθ1) = d tanθ1
x = (d tanθ1) / ( tanθ2 – tanθ1)
yukaridan biliyoruz ki,
h = x tanθ2 = [(d tanθ1) / ( tanθ2 – tanθ1)] tanθ2
h = (d tanθ1 tanθ2) / ( tanθ2 – tanθ1) olur.
Goruldugu uzere:
(tanθ1 – tanθ2) degil ( tanθ2 – tanθ1) olmali.
Zaten θ2 > θ1, tanjant’da negative acilarin degeride negative’dir cunku negative sinus acilarinin degerleri negativedir. Sonuc:
sizin formulu uygularsak dagin boyu negative cikar ki bu olmaz. Positive olmali onunda saglayan asagidaki formuldur. Birde Biruni boyle bir hata yapmaz.
h = (d tanθ1 tanθ2) / ( tanθ2 – tanθ1)
Çok güzel çalışmalar yapmışsınız, teşekkürler ediyorum. Benim de bir ricam olacak. Bilim insanlarını müslüman, hristiyan,v.s. gibi etiketlemeseniz çok iyi olacak. Zira o insanlar hiçbir kalıba sığmaz. Bu kalıplar onlara dar gelir.