Work and Study Programları Nedir? Çalışarak Eğitim Almanın Avantajları ve Hedef Ülkeler

“Work and Study” yani hem çalışarak eğitim alma anlamına gelen bu programları bu içeriğimizde derledik.

Work and Study Programlarının Temel Amacı Nedir?

Work and Study programları, uluslararası öğrencilerin bir yandan dil veya mesleki/kariyer odaklı eğitim alırken diğer yandan yasal olarak part-time çalışmasına olanak tanıyan uluslararası eğitim sistemleridir. Bu programların temel amacı, öğrencilerin hem akademik gelişimlerini hem İngilizce seviyelerinin gelişimini desteklemek hem de yaşam masraflarına katkıda bulunmalarını sağlayarak kendileri için network edinmeleridir. Özellikle İngilizce konuşulan ülkelerde, dil pratiği kazanmak ve iş deneyimi elde etmek isteyen öğrenciler için sunulan güzel bir fırsattır.

Peki hangi ülkeler Work and Study programları için en uygun seçeneklerdir? Gelin tek tek hepsini ele alalım;

1.⁠ ⁠İrlanda

İrlanda, Avrupa’daki en popüler Work and Study ülkelerinden biridir. Öğrenciler dil eğitimi alırken haftada 20 saat part-time şekilde çalışabilir ancak minimum 25 haftalık eğitim alması gereklidir. Ülkenin ekonomik yapısı, uluslararası öğrenciler için geniş iş imkanları sunar. Gerek kendi meslekleri üzerinde (eğer ki İngilizce seviyesi iyi bir düzeyde giriş yapmışsa öğrenci bunu belirtmek gerekir) gerek garsonluk gibi işlerde çalışabilir. Belli bir seviyede İngilizce öğrenene kadar diyelim, hem pratik yapmış oluyorsunuz hem yaşam masraflarınıza katkıda bulunmuş oluyorsunuz.

Avantajı şudur; eğer İrlanda’da bir şekilde kalmak hedefiniz olursa 5 senenin sonunda size Avrupa vatandaşlığı verecektir.

2.⁠ ⁠Avustralya

Avustralya, hem kaliteli eğitim sistemi hem de Work and Study programları ile öne çıkar. Öğrenciler eğitim süresince haftada 20 saate kadar çalışabilir. Ayrıca asgari ücretin yüksek olması, öğrencilerin geçimini büyük ölçüde sağlamasına olanak tanır, yaşam masrafları ve eğitim masraflarına katkıda bulunabilir.

Şunu belirtmeden geçmeyelim.. Artık vize almak kota ile oluyor yani sınırlı bir şekilde veriliyor. Ama neden siz olmayasınız?

3.⁠ ⁠Malta

Avrupa Birliği üyesi olan Malta, İngilizce dil eğitimi almak isteyen öğrenciler için ekonomik bir seçenektir. Öğrenciler, minimum 16 hafta eğitim alması şartı ile part-time çalışma izni alabilir ve çoğunlukla turizm, hizmet ve perakende sektörlerinde iş bulabilirler. Malta’da Akdeniz iklimi hakim olduğu için nerdeyse yılın her mevsimi (ocak-şubat biraz rüzgarlı hava hakim olabiliyor bunu da belirtelim..) turist çeken bir ülkedir. Ayrıca Malta’nın kendi vatandaşı çok fazla turizm, hizmet sektöründe çalışmayı tercih etmediği için Work and Study öğrencileri için mükemmel bir avantaj sunuyor diyebiliriz.

4. Dubai:

Son yıllarda Work and Study programları açısından ilgi gören bir ülke haline gelmiştir. Sadece Work and Study programları olduğu için mi peki? Gerek iş fırsatları, gerek İngilizce öğrenmek için harika bir fırsat ülkesi diyebiliriz. Minimum 12 haftalık bir eğitim ile alınması gerekir ki zaten İngilizce öğrenmek istiyorsanız gerçekçi konuşalım minimum 12 hafta (benim tavsiyem 24 hafta) eğitim almanız gerekir. En avantajlı konu nedir Dubai için; vize sıkıntısı yok ve banka teminat göstermenizi istemiyor. Dubai’nin kendi vatandaşlarını zaten hizmet sektöründe çalışırken göremezsiniz yani Melisa Ilıcalı’yı hizmet sektöründe çalışırken göremeyeceğimiz gibi 🙂 O sebeple uluslararası öğrenciler için harika iş fırsatları var diyebiliriz.

5. Cape Town:

Work and Study için uygun maliyetli seçenekler sunmasının yanı sıra vize kolay çıkıyor diyebiliriz. Yani, ‘’benim vize endişem var ama İngilizce öğrenmek istiyorum bir de yanında çalışarak kazanmak istiyorum ama bu mümkün değil ben o yüzden yerimde sayıyorum’’ diyen öğrenciler için bahaneler geri de kaldı 🙂 Cape Town’a hoş geldiniz!

Bir Öğrenci Neden Work and Study Programına Katılmayı Tercih Etmelidir?

Work and Study programları, birçok avantaj sunar:

• Gelir İmkanı: Öğrenciler, yaşam masraflarını çalışarak karşılayabilir hatta eğitim masraflarına katkıda bulunabilir.

• Dil Pratiği: İş ortamında aktif olarak dili kullanmak, sınıf içinde öğrenilenden çok daha etkili olabilir. Ayrıca iş ortamında mecburi kendimizi anlatmak durumunda kalacağımız yerler olacak. ‘’Nasıl olacak?’’ diyenleri duyar gibiyim.. O ortamda olduğunuz zaman bir anda kendinizi İngilizceyi şakır şakır konuşuyor bulacaksınız, tecrübe ile sabitlenmiştir çoğu öğrenciler tarafından 🙂

• Kültürel Zenginlik: Yerel halkla iletişim kurarak o ülkenin kültürüne daha hızlı adapte olunur ve yeni insanlarla tanışma fırsatı yakalarsınız.

• Networking: CV’ye uluslararası iş deneyimi eklemek, kariyer açısından büyük avantaj sağlar. Ayrıca bağlantılar kuracaksınız gelecek planlarınızı şekillendirmenizde büyük avantaj sağlayacak.

Work and Study Programlarında Hangi Alanlarda İş İmkanları Mevcuttur?

Part-time iş olanakları genellikle öğrencilerin dil seviyelerine ve yeteneklerine bağlıdır. En çok iş imkanı sunan sektörler şunlardır:

• Kafe ve restoranlar (barista, garsonluk, mutfak yardımcıları)

• Perakende sektörü (kasiyer, stok düzenleme)

• Turizm ve otelcilik (resepsiyonist, temizlik görevlisi)

• Ofis destek işleri

• Çağrı merkezleri ve müşteri hizmetleri (özellikle yüksek dil seviyesi olanlar için)

Work and Study’e Katılan Öğrenciler Ne Kadar Süre Part-Time Çalışabilir?

‘’Ben sürekli part-time mı çalışacağım nereye kadar?’’ diye soranlar için ; elbette hayatımızı part-time çalışarak geçiremeyiz ama bir yerden de başlamamız gerekiyor değil mi?

Eğitim aldığınız süre boyunca part-time olarak çalışma hakkına sahip olursunuz, şöyle düşünün eğitimi yerinde alıyorsunuz, aynı zamanda geziyorsunuz, farklı kültürler tanıyorsunuz, network ediyorsunuz ve yaşam masraflarınızı rahatlıkla karşılıyorsunuz.

Bir güzel haberim var; İrlanda da diyelim 6 aylık eğitim aldınız, 6 ay part-time çalıştınız. Size 2 ay full-time çalışma hakkı tanıyor yani bir de eğitim masrafınızı çıkardınız!

Diğer ülkeleri konuşacak olursak; Malta, Dubai, Cape Town, Avustralya gibi.. Zaten işveren sizinle çalışmaya devam etmek isteyecek çünkü kendi vatandaşı ile boş iş pozisyonlarını dolduramamış size ihtiyacı var, eğitimi tamamladıktan sonra çalışma vizenizi alıp full-time çalışma hakkına sahip olursunuz.

Work and Study Programlarında Karşılaşılan Zorluklar Nelerdir?

Her avantajın yanında bazı zorluklar da olabilir. Öğrencilerin sıklıkla karşılaştığı sorunlar:

• Dil seviyesi yetersizliği: İş bulmayı zorlaştırabilir eğer ki kendi mesleğini icra etmek isterse.. Belli bir seviyeye gelene kadar geçici işlerde çalışabilirim diyenler için dezavantaj olmayacaktır.

• Yoğunluk: Eğitim ve iş arasında denge kurmak zorlayıcı olabilir. Hayatımızın her alanında belli bir denge kurmak durumundayız ama değil mi?

• Kültürel farklılıklar: Farklı bir ülkede yaşamaya adapte olmak zaman alabilir. Sadece ülke demeyelim, kendi ülkemiz içerisinde şehir veya ev değiştirsek bile adapte olmak zaman alabiliyor..

Ancak bu zorluklar, zaman içinde deneyimle aşılabilir. Destekleyici bir sosyal çevre ve doğru planlama süreci kolaylaştıracaktır.

Work and Study Programlarından Sonra Yükseköğrenim veya Kalıcı İkamet Fırsatları Var mı?

Evet, pek çok öğrenci Work and Study programlarını uzun vadeli planlarının bir parçası olarak görür. Özellikle Avustralya, Malta ve İrlanda gibi ülkeler, dil veya mesleki eğitim sonrasında:

• Yüksek lisans ya da lisans tamamlama

• Blue Card veya Skilled Worker gibi çalışma izinleri

• Kalıcı oturum (PR) başvuruları

gibi olanaklar sunar. Bu nedenle Work and Study, sadece bir eğitim programı değil, aynı zamanda kariyer ve yaşam planlamasında önemli bir adımdır.

Sonuç

Work and Study programları, yalnızca bir dil ya da meslek öğrenme fırsatı sunmakla kalmaz; aynı zamanda öğrencilerin kişisel ve profesyonel gelişimlerine de büyük katkı sağlar. Doğru ülke ve program seçimiyle kişiye göre olduğunu mutlaka belirtmek gerekir, uluslararası bir deneyime sahip olmak hem hayatı zenginleştirir hem de geleceğe sağlam bir yatırım olur.

Daha fazla bilgi almak için https://lemonacademy.co.uk/ web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.