BilimHaberler

Kana Enjekte Edilen CRISPR İlk Kez Genetik Bir Hastalığı Tedavi Etti!

Gelişmelerden haberdar olmak için bizi Google Haberler'den takip edin!

Mühendistan Google News

CRISPR-Cas9 gen düzenlemesi, keşfinden bu yana genom modifikasyonlarının sınırlarını zorluyor. Daha geçen ay, araştırmacıların maymunlardaki kolesterolü düzeltmek için CRISPR’ı nasıl kullandıkları bildirilmişti. Şimdi, büyük bir atılımla, University College London’daki araştırmacılar CRISPR’ı genetik bir durumu olan altı kişinin kanına enjekte ettiler. Bunlardan üçü umut verici sonuçlar göstererek bu yaklaşımı kullanarak yapılacak daha fazla denemenin önünü açtı.

Transtirenin amiloidoz, TTR geninde genetik bir kusur olan mutasyonun neden olduğu yavaş ilerleyen bir durumdur. Mutasyon, karaciğer hücreleri tarafından üretilen transtirenin proteininin vücutta anormal protein birikintilerinden oluşan amiloidoza yol açar. Transtiresin amiloidleri, beyin ve omuriliği kaslara ve duyu hücrelerine bağlayan sinirlerde meydana gelir. Bu da vücudun ekstremitelerinde ağrı, ısı ve dokunma gibi his kaybına yol açar.

Birikintiler yıllar içinde ortaya çıkar ve semptomlar 20 ila 70 yaşları arasında herhangi bir dönemde ortaya çıkabilir. Durum Avrupa kökenli insanlarda nadiren görülür, ancak Afrika’da daha sık görülür. Patisiran ise bu hastalığı tedavi etmek için onaylanmış bir ilaçtır.

Şimdi, Regeneron Pharmaceuticals ve Intellia Therapeutics araştırmacıları basit bir operasyonla enjekte edilebilir bir CRISPR tedavisi geliştirdiler. Bunun için protein yapımı için talimatlar taşıyan haberci RNA’ları kullandılar. Konak hücre kendi proteinlerini yapmak için mRNA’ları kullanabildiğinden, araştırmacıların hücre içinde CRISPR düzenlemesini etkinleştirmek için yeterli bilgi göndermeleri gerekiyordu. Bu etki için, iki haberci RNA daha enjekte ettiler, biri TTR geninde mutasyonu tanımladı ve biri yönlendirilen yerde DNA’yı kesebilecek Cas proteinini yapılandırdı. Karaciğer hücreleri aktif olarak yabancı parçacıkları aldığından ve hastalığın çıkış yeri olduğundan, eldeki görev daha kolay hale geldi.

Bu tedaviden daha yüksek doz alan üç birey, 28 günlük tedaviden sonra yüzde 80-96 aralığında TTR protein seviyelerinde bir düşüş gösterdi. Bu, onaylanmış ilaç olan patisiran ile görülen yüzde 81’lik düşüşle karşılaştırılabilir bir sonuç demek.

CRISPR keşfinden dolayı Nobel Ödülü alan Jennifer Doudna, Science dergisine bu araştırmanın “vücudun herhangi bir yerinde hastalığa neden olan herhangi bir geni etkisiz hale getirebilmek, onarabilmek veya değiştirebilmek için kritik bir ilk adım” olduğunu söyledi.

Elif YILMAZ

Ben Elif Yılmaz, Mühendistan platformunda aktif olarak editör, SEO editörü ve SEO uyumlu metin yazarı olarak görev yapmaktayım.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu